'Çerkes Partisi': Niye Kürde Amerika'dan daha yakın değilsin?

Kurucularının çoğunluğu Çerkesler’den oluştuğu için ‘Çerkes Partisi’ olarak bilinen Çoğulcu Demokrasi Partisi (ÇDP) 100 bin imza toplayarak kendi cumhurbaşkanı adayını çıkartmaya çalıştı ancak bu çalışma süre sınırlaması nedeniyle sonuca ulaşamadı. ÇDP Genel Başkanı Faruk Arslandok, adaylık ve ittifaklar konusunda parti olarak görüşlerini anlatırken ÇDP’nin seçim sürecinde izleyeceği yol haritasını da anlattı. Arslandok, ittifaklar konusunda henüz kimsenin kendileriyle görüşmediğini söylerken; “Kürt meselesinde Türkiye Cumhuriyeti kafasını kuma koydu. Niye senin vatandaşına sen daha yakın değilsin de Amerika, İsrail daha yakın?” sorusunu soruyor.

‘BİR MEMNUNİYETSİZLİK OLDUĞUNU HERKES BİLMELİ’

“Biz Cumhurbaşkanı adayı çıkarabilir miyiz diye çalışmalara başladık. Ama bu süreç çok kısıtlı bir zamana sıkıştırıldı” diyen Arslandok, bunun ‘antidemokratik’ olduğunu söylüyor. Arslandok şöyle konuştu: “Cumhurbaşkanı adayı 131 bin para yatırıp kendisine aday gösterecek 100 bin imzayı ilçe seçim kurullarına göstermesi gerekiyor. Bu kolay yapılır bir şey değil. Sosyal medya üzerinden sayısal olarak nasıl varlık gösterebiliriz diye bir çalışma yaptık. Bu seçim bir baskın seçim mahiyetinde. Erken seçim olacaksa da Türkiye’nin beklentisi 2018 Kasım ayıydı. Alınan bu tarih baskın seçim ötesi bir durum. Bizim gibi küçük partilerin hele hele teşkilatlanmamış partilerin işi oldukça zor. Bunu içimize sindiremediğimiz için en azından kamuoyunda bir yoklama yapalım 100 bin imzayı bulabileceksek cumhurbaşkanı adayı belirleyelim dedik. Şu an bizim gibi partiler için imkansız bir bariyer kurdular. Bir memnuniyetsizlik olduğunu herkes bilmeli.”

‘HENÜZ BİR TEKLİF YOK’

İttifaklar konusunda henüz kendilerine bir teklif gelmediğini belirten Arslandok, bu konuda kapılarının herkese açık olduğunu söylüyor: “Bizim şu an destek verdiğimiz bir ittifak yok. Henüz erken seçim gündemde değilken bize ittifak konusunda bir teklif geldi. Ama erken seçim kararından sonra gelmiş bir teklif yok. CHP’nin söylediği sıfır baraj meselesinde en küçük partileri bile dikkate almaları kendi lehlerinde olurdu. İttifaklar konusunda kapımız herkese açık. Biz bu partiyi kurarken demokrasiye özel bir vurgu yaptık. Türkiye’de genellikle demokrasi sonuncu sırada yer alıyor. Türkiye’de bütün meseleler hal olduktan sonra sanki demokrasi gerçekleşebilir diye bir düşünce var. Halbuki demokrasi içerisinde Türkiye’nin gelişmesi gerekiyor. Özellikle hukuka, adalete vurgu yapmak gerekiyor. Hukuk ve adalet ekmek kadar su kadar gerekli. Şu an Türkiye’de ittifak meseleleri görüşülüyor. Bu ittifaklar zorunluluktan kaynaklanıyor. Mevcut iktidar partisinin oraya koyduğu yaklaşımın getirdiği bir mecburiyet. İttifakların iyi tarafı da var, kötü tarafı da…”

‘PARTİMİZİN KAPISI HEPSİNE AÇIK…’

7 Haziran 2015 ‘te yapılan genel seçimlere 7 ilden 9 bağımsız adayla katılan Çoğulcu Demokrasi Partisi (ÇDP) yaklaşık 14 bin 232 oy aldı. Bu seçimlerde İstanbul 2. bölgeden 9 bağımsız adayla milletvekili seçimlerine girdiklerini belirten Arslandok şöyle devam etti: “İstanbul 2. bölgeden bir adayımız da Laz’dı. Yani Çerkes değildi. Parti kurucularımız Çerkeslerden oluştuğu için bizi bir Çerkes Partisi olarak görüyorlar fakat biz sadece Çerkeslerin partisi değiliz. Biz hiç kimseyi ötekileştirmeden eğer kendisini temsil etmek istiyorsa ve bu topraklar üzerinde Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak, ‘benim de kültürel, kişisel bir takım haklarım var. Bunlar konusunda devletin daha duyarlı olmasını istiyorum. Yeterince temsil edilmediğimi düşünüyorum’ diyen varsa bizim partimizin kapısı bunların hepsine açık.”

‘ÇERKESLER YETERİNCE TEMSİL EDİLMİYOR’

Çerkesler Türkiye’de yeterince temsil ediliyor mu? Arslandok bu soruya ‘hayır’ yanıtını veriyor: “Türkiye’de grup olarak, topluluk olarak Çerkesler ciddi bir nüfusa sahip. Ama temsil de edilmiyorlar. Şimdi bakıyoruz Kürtler HDP’nin içerisinde temsil ediliyor. Etnik parti üzerinden parti kurmak yasak. Tamam ben de buna katılıyorum ama yapılan siyaset etnik temelli siyaset. Çerkesler hiçbir şekilde hiçbir yerde temsil edilmiyorlar. Çerkeslerin de dili var, kültürü var. Çerkeslerin de asimilasyon problemi var. Bu cumhuriyetin vatandaşı olmaktan bir rahatsızlığımız yok. Çerkesler, cumhuriyetin en sadık ve kurallara uyan vatandaşları. Ama ağlamayan çocuğa meme vermezler gibi bir anlayış var. Bu doğru değil. Çözüm süreci, akil insanlar konuşulup durdu. Orada da, ‘Ya bunlar problem çıkartıyor, problem çıkarttıkları için bunlarla ilgilenelim’ noktasından hareket ettiler. Yani tamamıyla gönülsüz hareket edildi. İşte böyle demokrasi olmuyor.”

Kürt meselesinin görmezden gelindiğine dikkat çeken Arslandok son olarak şunları söyledi: “Vatandaşlığı öne çıkarmak lazım. Herkesi dikkatle dinlemek gerekiyor. Eğer toplumun içerisinde sıkıntılı şeyler varsa buna kulak kabartmak gerekiyor. Bunları görmezden gelerek bu sorunlar çözülmez. Kürt meselesinde Türkiye Cumhuriyeti kafasını kuma koydu. Ama bunu görmeyerek bu iş çözülmedi. Şimdi kalkıp ‘bu insanları Amerika kışkırtıyor’ diyorlar. İyi ama bu insanlar bu ülkenin vatandaşı. Niye senin vatandaşına sen daha yakın değilsin de Amerika, İsrail daha yakın? Demek ki gereği yerine getirilmediği için kafalarını kuma gömdükleri için bu işler böyle oldu. Hazır reçetelerle bu iş olmadı.”

Hacı Bişkin - gazete duvar