Balıklı Rum Hastanesinde SGK'yı 112 milyon lira zarara uğrattığı tespit edilen 6 şüpheli yakalandı

Gündem

Balıklı Rum Hastanesi Çocuk Psikiyatri Bölümü’nde görevli bir doktorun yönlendirmesiyle sahte reçete düzenlenerek SGK’nin 112 milyon lira zarara uğratıldığı belirlenen soruşturma kapsamında 6 kişi gözaltına alındı.

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının açıklamasına göre, 2017-2021 yılları arasında bazı hastaların kişisel verileri kullanılmadan Medula sistemine kayıt yapılmış gibi gösterilerek, aralarında kırmızı ve yeşil reçeteye tabi ilaçların da bulunduğu çok sayıda reçete sahte olarak düzenlendi ve SGK’ye fatura edildi. Bunun üzerine “resmi belgede zincirleme sahtecilik”, “kamu kurumlarını zarara uğratma” ve “kişisel verilerin hukuka aykırı kullanımı” suçlamalarıyla Prof. Dr. A.E., tıbbi sekreter N.D., eczacılar Y.E. ve A.H., eczane çalışanı R.Ç., ilaç mümessili C.K. ve E.Ç. hakkında arama ve gözaltı talimatı çıkarıldı. Şüphelilerden 6’sı gözaltına alınırken bir kişinin firari olduğu bildirildi.

Soruşturmada, Prof. Dr. A.E.’nin bazı hastalara ihtiyaçlarından fazla kırmızı ve yeşil reçeteli ilaç yazdığı; sahte reçetelerin tıbbi sekreter N.D. aracılığıyla eczane çalışanı R.Ç.’den temin edildiği ve ilaçların üçüncü kişilere satılarak haksız kazanç sağlandığı tespit edildi. Düzenlenen reçetelerin bedellerinin ise SGK’ye fatura edilerek kamu zararına yol açıldığı belirlendi.

Kamera ve teknik takipte, Prof. Dr. A.E.’nin odasından çıkarak sekreter N.D.’nin masasına para bıraktığı, daha sonra da bir hesap numarası vererek paranın bir kısmının bu hesaba yatırılmasını istediği kaydedildi. R.Ç.’nin N.D.’ye “Hepimiz aynı gemideyiz, batacaksak hepimiz birden batacağız.” dediği de dosyaya yansıdı.

Vakıf yönetimi 2020’de suç duyurusunda bulunmuş

Balıklı Rum Hastanesi Vakfı Yönetim Kurulu tarafından yapılan açıklamada, kamuoyuna yansıyan yolsuzluk iddialarına ilişkin adli sürecin bizzat yönetim kurulunun inisiyatifiyle başlatıldığı belirtildi. Açıklamada, 18 Eylül 2020’deki toplantıda kurum içinde fark edilen usulsüzlük şüphesi nedeniyle derhal suç duyurusunda bulunulması için gerekli yetkinin verildiği ifade edildi.

Vakıf, 1753’ten bu yana faaliyet gösteren kurumun etik ve hukuki değerlere bağlı bir yapıya sahip olduğunu vurgulayarak, “Kendi çalışanlarımız dahi olsa usulsüzlüğe sıfır tolerans gösteriyoruz. Bu tür eylemler karşısında gerekli tüm idari ve hukuki adımlar kararlılıkla atılacaktır.” ifadelerine yer verdi.

Açıklamada, devam eden adli süreç nedeniyle detay paylaşılamayacağı belirtilirken, sürecin vakıf yönetimi tarafından yakından takip edildiği ve soruşturmanın başlatılmasında kurum yönetiminin aktif rol aldığı vurgulandı.